e-okul

20 Kasım 2013 Çarşamba

Trafik ve şehir nereye gidiyor?

E-Okul'un son sayfasını 'Geçen Ay Ne Konuştuk' adlı bir bölüme ayırıyoruz, takipçilerimiz bilir. Bakmayın en sonda yapayalnız durduğuna. Aslında ekip olarak üzerine epey kafa patlattığımız bir bölüm. Bu ay. kapağımıza ODTÜ'y ü taşıdık ama hepimiz İstanbul'da yaşadığımızdan olsa gerek, yaptığımız oylama sonucunda ekibimizin en çok konuştuğu konu trafik çıktı.

Uzun anlatmaya gerek yok, İstanbul'da yaşayan herkes trafikte çile çekiyor. Daha çok yol yapılıyor, daha çok toplu taşıma sistemi ve aracı hizmete giriyor ama nafile. Trafik, bu kadar çabaya rağmen, hafifleyeceğine artıyor. Ortada sorunu çözecek sihirli bir değnek olmasa da, gözlemlerimiz üzerinden akıl yürütebiliriz:

-» Pek çok kişi trafik yüzünden İstanbul'dan kaçmak istiyor. Ama memlekete dönünce nasıl para kazanacağını bilmiyor. Yani diğer şehirlerin de iş imkânı sunması

-> Eskiden E-5 ve TEM etrafına kimse yaşanacak yerler olarak bakmazdı, buralar en fazla iş merkezi olurdu. Bu hatlara trafik olmaması da otoyolları rahatlatıyordu. Şimdi Ataşehir, Çekmeköy, Gaziosmanpaşa gibi semtlerin girişlerinde bile trafik var. Çünkü sürekli yeni binalar yapılıyor, boş alanlar imara açılıyor. Nüfus artıyor ve hepimiz modern binalarda yaşamak ya da çalışmak istiyoruz ama bunun bir sınırı olmayacak mı?

•» Çuvaldızı biraz da kendimize batıralım. Biz Türk-ler, konforumuza pek düşkünüz. Tempo ekipleri bu sayı için toplu ulaşım araçlarıyla gidilebilecek hatlarda trafiğe karıştı, sürücülerle konuştu. Anlaşılıyor ki, çoğu sürücü sırf rahat etmek için otomobil kullanıyor. Bazıları, şirket aracı kullanmalarına sığınmış ama top-
cı kullansalar da işlerini halledeceklerine
Soruyoruz: Kaldırım nerede?

Bu sayıda yayalara da el uzattık. Çünkü dışarıda yürümek de kolay değil. Kaldırım bulmak dert, bulduğunuzda yürüyebilmek ayrı bir dert.

Sokak Bizim Derneği bunun için "Kaldırım Nerede?" diye sordukları harika bir proje geliştirmiş. Derneğin iki genç üyesi sosyolog Erman Topgül ve kent planlamacısı Arzu Erturan, bize projeyi anlattı. İkisi de kentli olma bilinci üzerine kafa yoran, basit, işe yarar ve insana dokunan projeler üreten harika gençler... Biz de Sokak Bizim Derneği'nin hazırlattığı, 'Kaldırım Nerede' bantlarını alıp, sokağa çıktık, İstanbul ve Ankara'daki kaldırım sorunlarını çektik. Kimisi yürünemeyecek kadar dar, kimi aniden bitiveriyor, bazılarına otomobil park etmiş. Siz de bu bantları dernekten isteyip, çektiğiniz sorunlu kaldırım fotoğraflarını Tempo Dergisi ile Sokak Bizim Derneği mention’ı ileTwitter'da paylaşabilirsiniz.

Bu gençlere hepimiz kulak vermeliyiz, özellikle de yerel yöneticiler... Çünkü Erman'ın söylediği gibi "Artık sosyal medyada herkes her şeyi paylaşıyor ve daha iyi bir hayat için imrenme duygusu ortaya çıkıyor. Ve kimse daha iyisi olabileceğini gördüğü zaman bunu içinde tutmuyor.” Yerel seçimler öncesinde dikkate alınması gereken bir tespit!

Hepimiz daha iyisini hak ediyoruz. Bunun için yöneticiler kadar bizim de çaba göstermemiz gerek. Unutmayın, muhteşem şehirlerimizin tadını ancak böyle çıkarabiliriz.

İyi okumalar!

0 yorum:

Copyright 2009 e-okul. Hakkı varsa saklıdır.

Üste GİT